Turizmin Mazereti ve Maruzatı var

Turizmin son iki yıldır dere yatağında ne yağmur, ne sel, ne de şelale olup seyrine doyum olmaz resminden mahrum. Turizmin açılması için Rusya, Avrupa, İskandinav, baltık, bdt, asya (vd) pazarlarını bekliyoruz. 15 Haziran'da 31 Avrupa ülkesi için seyahat uyarısını kaldıracak. Diğer 26 AB ülkesine ek olarak, buna AB'den ayrılan İngiltere'nin yanı sıra İzlanda, Norveç, İsviçre ve Lihtenştayn da dahil olacak. Avrupa birliğinin dijital covid sertifikası da onaylandı. Sadece AB üyesi dışındaki ülkelere ve Türkiye’ye yakılacak yeşil ışık beklenmekte

Rusya ise turizm hayallerimizin vazgeçilmeziydi. Ne olduğu tam anlaşılmamakla birlikte, covid sayılarının perde arkasında çözüm arayışları devam ediyor. Önce gayri resmi, sonraki çıkışlarda ise peş peşe olumsuz haberler gelmeye başladı. Rus havayolu şirketi S7, Türkiye uçuşlarını sezon sonuna kadar iptal ettiğini duyurdu. Pobeda Havayolları ve Havayolu bilet acenteleri Aeroflot 1 haziran ve sonrasını iptal etti. Devlet erkanı, Tur operatörü, acente, uçak, otel ve turizm platformları 1 haziranda turizmin açılmasını istiyor. Özellikle Avrupa sınırların özgürce açılmasını hayal etse de, her ülke kendi kurallarını koyarak sezon açılışına izin verecek. Buda Avrupa da kafa karışıklığına sebep olmakta

İç Pazar elimizdeki en büyük sermayemiz olduğunun da farkındayız. Şimdi her yerde yapılan anketlerde, neden iç pazar fiyatları yüksek sorusuna maruz kalıyoruz. İç pazar fiyat politikası, 2021 yılında dış pazarla eşdeğer olsa, ne kaybeder veya ne kazanır.

Diğer taraftan sürdürülebilir turizmin gereksinimi ve mihenk taşı istihdam durumu da var. Turizmci Personeller ve yöneticiler, şimdi nerede ve ne yapmakta. Turizm kötü senaryoların devamı olması halinde, daha ne kadar çalışmadan bekleyecekler. Turizmciler farklı sektörlere geçicimi kaydılar, yoksa devamlılığı esas meslek mi edindiler.

Turizm eskisi gibi tam kapasite açıldığında, profesyonel kadrolar bir araya nasıl gelebilir. Mesleğe duyulan güven ve kırgınlık ahde vefa ile nasıl çözülebilir! Çalışanlar ve iç Pazar fiyat politikaların ele alınacağı, platformları acil çözümü söz konusu.

Turizmin çok defa tökezlediği zaman olmuştur, fakat bitirilmesi söz konusu asla olmamıştır. Bireylerin ve şirketlerin maddi sorunlarının olması, genelleme yapılarak bitti denilemez. Şimdilerde sezonun sancılarını, uzun soluklu geleceğin rahatlamasını beklemekteyiz.

En ciddi tehlike ise işletmelerin kötü senaryolara takılı kalması. Eğer işletmeler kurtarılamaz ve kredilere devamlılık esasıyla destek verilmez ise ne olur. O zaman ne personel profesyonelliğinden, nede çalışacakların kalitesinden bahsede biliriz. Çünkü çalışanların işe saygısı, işverenin ahte vefasıyla sürdürülebilir turizm gerçekleşir. Bizler önce ekmek yenilen yerleri yaşatmalıyız ki, çalışanlarda ekonomileri ve aileleri yaşatabilsin. Zaman yargılayıp yanlış doğru tartışmasının bittiği, çıkış yolunda hepimizin desteğe ihtiyacı olduğu dönemdeyiz.

Dsö ve Unwto turizme yönelik açıklamalarında, daha temkinli davranmakta. Turizmin mevcut durumu, beşi bir yerde bilinmeyenlerin girdabında. Öyle ki otelciler ve onlara bağlı kurumların, sezona dair olumlu açıklamalarına muhtaç. Acenteciler ülke liderlerinin dudaklarını okuyup yorumlamaya. Haber kaynakları olumsuzluklara flaş, olumlu haberlere temkinli. Susmayan telefon trafiklerine ise, anlam ve yorum yapılmaya devam edilmekte.

Turizmcilerin ortak dileği, sürdürülebilir turizmin gelecekle ilgili gündemin netleşmesi. Her ne olursa olsun, umudumuzu yitirmeyeceğiz. İlk gelen misafir heyecanını, son giden misafir uğurlamasıyla perçinlemek istiyoruz. Şimdi turizmin eksilerini eleştirip, bir sonraki hamlemizi netleştirmek iyi olurdu. Lakin zaman eleştiri değil, çözümü konusunda misafir potansiyelinin de bir an önce çığ gibi büyümesi. Turizm camianın ortak görüşü, 100 yılın turizm hikayesi olarak, bu günlerin tarihte yerini alacağı.

Sevgi ve Saygılarımla

Haydar ÇETİN

Side Noble Palace Hotel

Genel müdür